Gece uyku için verdiğim savaşı kaybettikten sonra yataktan kalkıp bilgisayarımın başına geçtim. Blog için güzel bir farkındalık yazısı yazmayı planlasam da usta birinin yazısını kaynak olarak göstermemin daha iyi bir verim sağlayacağını düşündüm. Bugün size Budizmle ilgili çok beğendiğim ve yakın zamanda okuduğum bir kitabı hem tanıtacak hem inceleyeceğim. Aslında bu kitabı ilk başta yabancı bir dostumdan tavsiye aldığım için İngilizce okumaya başlamıştım fakat sonra Türkçesi olduğunu öğrenince sevinçle hemen Türkçesini okudum tembelliğe yenik üşüp. Türkçe çevirisi olduğuna sevindiğim nadir kitaplardan birisidir. Neyse hadi çayınızı alın ve okumaya başlayın!
Yazar Tanıtımı: Thích Nhất Hạnh
Thích Nhất Hạnh, 11 Ekim 1926 senesinde Vietnam’da hayata gözlerini açmıştır. Kendisini kısaca tanıtmak gerekirse kendisi Zen ustası ve bir barış aktivistidir. Martin Luther King tarafından Nobel Barış Ödülü için aday gösterilen bir isim olması ne kadar barış aşığı birisi olduğunu fiziksel görünümü kadar iyi yansıtıyordur. Kendisi Fransa’da bulunan Plum Village adlı manastırında eğitim vermektedir. Kendisi hakkında fazla ilginç veya farklı şeyler anlatamayacağım, yol konusunda bana ilham ve rehber olan insanlardan birisi olması dışında tabi. Her ne kadar İngilizce dinleme yeteneğim zayıf olsa da ara sıra konuşmalarını dinlemekten keyif aldığım bazı isimlerden birisidir. Onun hakkında bilge söylemlerinden başka pek fazla bir bilgiye sahip değilim ne yazık ki, bu sebeple kendisi hakkındaki yüzeysel tanıtımı burada kısa tutmayı uygun gördüm.
Kitap Üzerine
Bu kitap Budizm öğretisine yeni girecek birisi için idealdir denilebilir. Mahayana Budizminin felsefesini, Budizm mezheblerini/geleneklerini (Mahayana, Theravada), Budist öğretinin pratiklerini oldukça güzel bir şekilde anlatmaktadır. Kitabı okurken en sevdiğim ve aklımda kalan kısımlardan birisi Mahayana konusundaki savunmasıydı. Budizm’de sadece Gautama Buda’nın söylemlerini rehber olarak kabul eden Theravada’nın kabul ettiği yazılı kaynakların çelişkiler içerdiği, eski öğretilerin yenilenmesinin normal olduğunu hatta buna ihtiyaç duyduğu düşüncesini güzel bir anlatımla okurun zihnine aşılıyor. Bunun yanı sıra kitabın belli kısmını Budizm’deki pratiklerin izahı için ayırıyor ve detaylı bir anlatımını yapıyor. Oturma meditasyonundaki aşama aşama ilerleyiş ve nefesten başlayıp uzay-zaman ve ötesi bir odak üzerine farkındalığı anlatarak okuyucunun ufkunu açıp Budizmin zengin pratiklerini güzelce tanıtıyor. Kitabın başlarında Vietnam savaşı sırasında yaşadığı duygu haliyle yazdığı bir şiirini aktarıyor. Kitabın güzel bir yanı ise meditasyonunuzdaki başarıyı arttırabilecek ve günlük yaşam için zihninizi eğitebileceğiniz bazı düşünceleri aktarıyor. Yazar bu kitapta Budizme dair pek çok temel şeye değiniyor. Budist gerçeklik paradigması (bakış açısı) hakkındaki yazısı da bence Budizmi idrak etmek için fazlasıyla etkili bir şey.
Okumalı mıyız kardeşim!?
Okumayla iksir içmiş gibi hissettiren bu kitap, farkındalık çalışmalarının yapısını, sürecini açıklamakla birlikte Budizme dair çoğu şeye değiniyor. Eğer Budizmi tanımak istiyorsanız bu kitap kesinlikle eldeki en iyi kitaplardan birisidir. Kitabı bitirdiğim halde haladır bazı pratiklerim için açıp bazı bölümlerini tekrar tekrar okuyorum. Yazarın okura nasihat tarzındaki beğendiğim sözlerinden birisi ise bir insanın başka bir öğretmenin öğrencisi olmak için onunla yüz yüze fiziksel halde görüşmüş, tanışmış, onun yanına gitmiş olmanın gerekmediği hatta tüm bunlar karşılansa bile öğrencisi olduğuna dair belge dahi alsa bile onun öğrencisi olamayacağını ama onun öğretilerini iyice benimsemiş, anlamış, uygulamış ve onunla manevi anlamda görüşmüş birisinin onun gerçek öğrencilerinden olabileceğini anlatması kalbimdeki sevgiyi aktifleştirmiş ve ufkumu açmıştı. Çok fazla kitap hakkında söylenecek şey var fakat sanırım hangisinden bahsedeceğimi tam seçemiyorum. Kısacası her ne kadar Maji ile ilgili olmasa da Maji çalışmalarınız içinde çok büyük faydaları olacak çalışmaları aktarıyor kitap.
Türk Thelemit 